Cadılar Bayramı’nın popülaritesi katlanarak artıyor. Sadece Amerika’da Cadılar Bayramı için yılda 9 milyar dolardan fazla harcanıyor ve bu da onu ülkenin en kârlı ticari bayramlarından biri yapıyor. Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yıllık şeker satışlarının dörtte biri Cadılar Bayramı sezonunda gerçekleşmekte. Peki, 31 Ekim Cadılar Bayramı’nı bu kadar popüler yapan nedir? Gizem mi yoksa sadece şeker mi? Ya da yeni bir kostüm giyecek olmanın heyecanı olabilir mi? İnsanları çeken ne olursa olsun, Cadılar Bayramı uzun süre hayatımızı meşgul edecekmiş gibi gözüküyor. Fakat Kutsal Kitap bu konuda ne diyor? Cadılar Bayramı kutlamak yanlış mı yoksa kötü mü? Bir Hristiyan Cadılar Bayramı’nı kutlamalı mı kutlamamalı mı, buna dair İncil’de herhangi bir ipucu var mı?

 

Kutsal Kitap Cadılar Bayramı Hakkında Ne Diyor?

Her şeyden önce, Cadılar Bayramı’nın çoğunlukla batıl bir  gelenek olduğunu ve İncil’de doğrudan bir referansı olmadığını bilmeliyiz. Bununla birlikte, doğrudan olmasa da dolaylı olarak Cadılar Bayramı kutlanmamasıyla ilgili birkaç Kutsal Kitap ilkesi vardır. Cadılar Bayramı’nın İncil’le ilişkisini anlamanın belki de en iyi yolu, Cadılar Bayramı’nın anlamına ve tarihine bakmaktır.

 

Halloween (Cadılar Bayramı) Ne Anlama Geliyor?

Halloween (Cadılar Bayramı) kelimesi, kelimenin tam  anlamıyla, 1 Kasım’da kutlanan All Hallows Day’in (“Kutsallar Günü” veya All Saint’s Day, “Azizler Günü”) arifesi (önceki akşamı) anlamına gelir. 31 Ekim’de kutlanan “Allhalloween”, “All Hallows’ Evening” (tüm kutsalların arifesi) zamanla kısaltılarak “Halloween” şeklini almıştır. Cadılar Bayramı, eski Kelt hasat festivallerinden türetilmiştir;  ancak günümüzde Cadılar Bayramı denince akla daha çok kostümler, şekerlemeler, balkabakları, hayaletler ve ölülerle dolu bir gece gelmektedir.

 

Cadılar Bayramı’nın Tarihi

Bildiğimiz Cadılar Bayramı’nın kökeni 1900 yıl önce İngiltere, İrlanda ve Kuzey Fransa’da başladı. 1 Kasım’da gerçekleşen, “Samhain” adlı, bir Kelt yeni yılı kutlamasıydı. Kelt putperest rahipleri bu günü yılın en büyük bayramı olarak kabul ettiler ve ölülerin ruhlarının canlılarla karışabileceği varsayılan zaman olarak vurguladılar. Şenlik ateşleri de bayramın önemli bir parçasıydı.

Samhain, Aziz Patrick ve diğer Hristiyan misyonerler bölgeye gelene kadar popülerliğini korudu. Şehirdeki nüfusun Hristiyanlığı benimsemeye başlamasıyla birlikte bayram, popülaritesini kaybetmeye başladı. Ancak kilise, “Cadılar Bayramı” veya Samhain gibi pagan uygulamaları ortadan kaldırmak yerine, bu bayramları Paganizm ve Hıristiyanlığı bir araya getirmek için bir araç olarak kullandı ve yerel nüfusun devlet dinine dönmesini kolaylaştırmayı amaçladı.

 

Başka bir inanış ise, 1 Kasım gecesi iblislerin, cadıların ve kötü ruhların (cinler), kış ayının ilk uzun ve karanlık gecesinde “kendi mevsimlerinin” gelişini karşılamak için dünyayı sevinçle ve özgürce dolaştıklarını söyler. Bu inanış putperest rahiplere aittir. İnanışa göre iblisler o gece zavallı ölümlülerle eğlenirler, onları korkuturlar, zarar verirler  hatta onlara her türlü kötü oyunu oynarlar. Bu korkmuş insanlarınsa iblislerin zulmünden kaçmasının tek yolu onlara sevdikleri şeyleri, özellikle de süslü yiyecekler ve tatlılar sunmalarıdır. Ya da bu korkunç yaratıkların gazabından kaçmak için bir insan, onlardan biri kılığına girip onların gezintilerine katılabilir. Böylece kötü ruhlar insanı şeytan veya cadı olarak görecek ve o gece onları rahatsız etmeyeceklerdir.

 

Roma İmparatorluğu döneminde, Cadılar Bayramı’nda özellikle başta elma olmak üzere çeşitli meyveler yeme veya dağıtma geleneği vardı. Bu gelenek İngiltere’den İrlanda ve İskoçya’ya, Avusturya’dan Slav ülkelerine ve oradan diğer komşu ülkelere yayıldı. Bu gelenek bahçelerin ve meyve bahçelerinin adandığı Roma tanrıçası “Pomona”nın bir kutlamasına dayanmaktadır. Yıllık Pomona Bayramı 1 Kasım’da yapıldığından, bu kutlamanın kalıntıları günümüz Cadılar Bayramı kutlamalarının bir parçası haline geldi.

Günümüzde basit kılık değiştirmelerin yerini kostümler alıyor      ve çocuklar kapı kapı dolaşıp “Şeker mi şaka mı?” (Şeker ver yoksa karışmam!) diyerek, meyvelerin ve diğer süslü yiyeceklerin yerine, şeker topluyorlar. Başlangıçta şeker mi şaka mı diye sorma geleneği, çocukların Cadılar Bayramı’nda ruh pastalarıyla kapı kapı dolaşıp ölüler için şarkı söyleyip dua ettikleri “ruhlarla iletişim” kurma geleneğinden başladı. Tarih boyunca Cadılar Bayramı’nın görünür uygulamaları şekil değiştirdi ve günün kültürüyle birleşti, ancak eğlence ve şenliklerle örtülü ölüleri onurlandırma amacı aynı kaldı. Peki, Cadılar Bayramı’nı kutlamak iyi mi yoksa İncil’e aykırı mı?

 

Hristiyanlar Cadılar Bayramı’nı Kutlamalı mı?

Mantıklı düşünen biri olarak, bir an için neyi kutladığınızı ve  Cadılar Bayramı’nın neyle ilgili olduğunu düşünün. Bu bayram teşvik edici mi? Cadılar Bayramı saf mı, güzel mi, övgüye değer mi ve saygı uyandırıyor mu?

Filipililer 4:8 şöyle der: “Sonuç olarak, kardeşlerim, gerçek, saygıdeğer, doğru, pak, sevimli, hayranlık uyandıran, erdemli ve övülmeye değer ne varsa, onu düşünün.”

Cadılar Bayramı barış, özgürlük ve kurtuluş gibi Tanrısal temalara mı dayanıyor yoksa korku, baskı ve esaret duygularını mı akla getiriyor?

Ayrıca, Kutsal Kitap ruh çağırmayı, cadıları ve büyücüleri onaylar mı? Yoksa tam tersine, Kutsal Kitap bu uygulamaların Rab  için bir iğrençlik olduğunu açıkça belirtir mi?

Kutsal Kitap, Levililer 20:27’de ruh çağıran, falcılık ve büyücülük yapan herkesin öldürülmesi gerektiğini söyler.

Yasa’nın Tekrarı 18:9-13 şunları ekler: “Tanrınız RAB’bin size vereceği ülkeye girdiğinizde, oradaki ulusların iğrenç törelerini öğrenip uygulamayın. Aranızda oğlunu ya da kızını ateşte kurban eden, falcı, büyücü, muskacı, medyum, ruh çağıran ya da ölülerin ruhlarına danışan kimse olmasın. Çünkü RAB bunları yapanlardan tiksinir. Tanrınız RAB, bu iğrenç töreleri yüzünden bu ulusları önünüzden kovacaktır. Tanrınız RAB’bin önünde yetkin olun.”

 

Cadılar Bayramı’nı Kutlamak Yanlış mı?

Tabii ki yanlıştır. Efesliler bölümü 5:11’de bu konuya ne eklediğine bakalım:

“Karanlığın meyvesiz işlerine katılmayın. Tersine, onları açığa çıkarın.”

Bu ayetler hem bizleri uyarır hem de bize başkalarına da bu konuda ışık tutmamız gerektiğini gösterir. Bu yazının başında da belirtildiği gibi, maalesef kilise Cadılar Bayramı’nın yanlış olduğunu söylemedi, aksine bu pagan bayram kilisenin kutsal günlerine dahil edildi. Hristiyanlar bugün de aynı şekilde mi karşılık vermeli?

Cadılar Bayramı’nı düşündüğünüzde -kökenlerini ve ne anlama geldiğini-, kutlamaları üzerinde durmak mı yoksa bu bayram kutlamasının yüzeyinin altında ne olduğuna ışık tutmak için zaman harcamak mı en iyisi olur? Tanrı, insanlığı kendisini takip etmeye ve “onların arasından çıkıp ayrı olmaya” çağırıyor. Tanrı, “Kirli olana dokunmayın, ben de sizi kabul edeceğim…” der (2 Korintliler 6:17).


 

Yazı, yazar vs. arayabilirsin!