HRİSTİYANLIĞIN İSLAM’A BAKIŞI

Konuyu açıklamadan önce şunu belirtmek gerekir ki, Hristiyanlık inancının İslam inancı ile bir derdi veya bir sorunu yoktur. Tabii ki siyasi birtakım çıkarlar doğrultusunda yapılan şeyler vardır ama bu durum İncil ile bağlantılı değil, kişilerin düşünceleri ve çıkarlarıyla alakalıdır. Bu kısa açıklamadan sonra konumuza giriş yapalım.
Hristiyanlar olarak İslam inancını düşündüğümüz zaman, İslam inancı ile temelde iki noktada ayrılırız; ilki İsa Mesih’in çarmıha gerilmesi , ikincisi ise İsa Mesih’in kimliğidir . Bu iki temel nokta, İslam ile Hristiyanlık inancını birbirinden ayırır.


Bu iki konu Hristiyanlık inancının temel taşıdır çünkü eğer bu iki konu Hristiyanlık inancından çıkarılırsa o zaman Hristiyanlık diye bir inanç kalmaz. İslam inancı ile aramızdaki ayrılığın temelinde, kurtuluş konusu yatmaktadır çünkü İncil’in Romalılar kitabının 10:9 ayetinde şöyle söyler; “İsa’nın Rab olduğunu ağzınla açıkça söyler ve Tanrı’nın O’nu ölümden dirilttiğine yürekten iman edersen, kurtulacaksın.”


O zaman anlıyoruz ki kurtuluş İsa Mesih’in Allah olması ve aynı zamanda çarmıha gerilip dirilmiş olması ile bağlantılıdır. Bundan dolayı bu konu Hristiyanlar için çok önemlidir .


Kur’an-ı Kerim’de Nisa suresi 157’yi okuduğumuzda yukarıda bahsettiğimiz konu daha da netleşiyor; “Bir de inkarlarından ve Meryem’e büyük bir iftira atmalarından ve “Biz Allah’ın peygamberi Meryemoğlu İsa Mesih’i öldürdük” demelerinden dolayı kalplerini mühürledik. Oysa onu öldürmediler ve asmadılar. Fakat onlara öyle gibi gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, bu konuda kesin bir şüphe içindedirler. O hususta hiçbir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu kesin olarak öldürmediler”. Burada geçen ayetler İsa Mesih’in aslında çarmıha gerilmediğinden ve bir kişinin ona benzetilerek onun yerine ceza çektiğinden bahseder ve bu durum, İslam’ın Hristiyanlık ile çeliştiği ilk noktadır.


Bir diğer önemli nokta ise Maide suresi 75’te geçmektedir; “Meryem oğlu Mesih sadece bir peygamberdir. Ondan önce de nice peygamberler geldi geçti. Onun annesi de dosdoğru bir kadındır. (Nasıl ilah olabilirler?) İkisi de yemek yerlerdi. Bak, onlara ayetlerimizi nasıl açıklıyoruz. Sonra bak ki, nasıl da (haktan) çevriliyorlar.” Bu sure, İsa Mesih’in sadece bir peygamber olduğunu söylemektedir. Bu daha önce de değindiğimiz gibi İsa Mesih’in kimliği ile çelişen bir noktadır çünkü İncil’e göre İsa Mesih sadece bir peygamber değil aynı zamanda Allah’ın yeryüzüne gelmiş Kelamıdır.
Çok basit görünen ama temelde her şeyi yerinden oynatabilecek bu iki nokta İslam ile Hristiyanlık arasındaki ilişkiyi derinden etkilemektedir.

Hristiyanlıkta, İslam’ın Allah’tan gelen hak bir inanç olmadığı düşüncesi vardır. Bunun nedeni iki inancın da birbirine tamamen zıt olması ve aynı temelde buluşmuyor olmasıdır. Eğer bir Hristiyan İslam’ı hak din olarak görüyorsa ortaya büyük bir çelişki çıkar.

Eğer olaya başka bir açıdan bakarsak; İncil’den İsa’nın Allah’tan gelen son kişi olduğunu okuyoruz. Vahiy 22:13’te “Alfa* ve Omega*, birinci ve sonuncu, başlangıç ve son Ben’im.” … der. Yukarıdaki ayetlerde İsa Mesih direkt olarak kendisinin ‘son’ olduğunu bildiriyor. Herhangi açık bir kapı ya da başka bir yol bırakmıyor. Bundan dolayı Hz. Muhammed’in İsa Mesih’ten sonra gelmiş bir peygamber olması İsa Mesih’in söylemiyle de çelişiyor.
Bütün bu bilgilerin sonucunda “Bir Hristiyan İslam’ı nasıl görür?” sorusuna verebileceğimiz en net yanıt şudur: “Hz. Muhammed tarihsel olarak yaşamıştır ama Allah tarafından bir vahiy alıp peygamber olarak gönderildiği Hristiyanlık inancında kabul edilmez”.


Bu konuda empati yapmak çok önemlidir. İslam inancında Hz. Muhammed’den sonra ortaya çıkmış ya da çıkacak olan veya kendini peygamber ilan eden bir kişiye inanılması mümkün değildir çünkü İslam’a göre zaten Hz. Muhammed ile peygamberlik kapanmış ve tamamlanmıştır.


Biz Hristiyanların İslam’a yaklaşımı da yukarıda belirttiğimiz şekildedir. İnancımızın temeli olan çarmıh ve İsa Mesih’in kimliğinin kabul edilmemesi bizim için kabul edilebilir bir durum değildir. Her şeyden öte İsa Mesih’in, kendisinden sonra herhangi bir kişinin gelmeyeceğini söylemesine rağmen ondan sonra gelen ve son olduğunu düşünen bir inanca inanmak kendi inancımız ile çelişmek olur.


Umarız bu konuda bizleri anlayabilirsiniz. Bütün Müslümanları İsa Mesih’in sevgisi ile seviyoruz çünkü O’na iman eden O’nun yarattığı insanı da sever.


Rab İsa Mesih’in kurtaran lütfu sizin üzerinizde olsun.

2 thoughts on “HRİSTİYANLIĞIN İSLAM’A BAKIŞI”

    1. Sevinç Güvener

      Merhabalar Ahmet Bey
      İsa Mesih’e iman etmeniz için öncelikle O’nun sizin günahlarınız için öldüğüne iman etmeniz gerekiyor. Çünkü yeryüzüne geliş amacı insanlığı günahlarından kurtarmak için ölmekti.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir