HRİSTİYANLIKTA KADININ YERİ

Bu konu Kutsal Kitap’ta tartışılmaz.

Kutsal Kitap, kadın ve erkeğe yaratılıştan bu yana roller biçmiştir. Kutsal Kitap’ta hiçbir zaman bir kimlik karmaşası göremezsiniz.

 

Kutsal Kitap’ta kadın ve erkeğin yaratılışında bir kimlik bunalımı yaşandığını görmeyiz. Bu sorunu yaratan yine biziz. Eğer kadının yeri erkek tarafından suistimal edilmemiş olsaydı ve Tanrı’nın başlangıçta hem kadına hem de erkeğe verdiği değer günümüzde kadına verilseydi bu konuları hiçbir zaman konuşmayacaktık. Ancak ortaya çıkan sorun insanın, Tanrı’nın vermiş olduğu değeri hiçe saymasından kaynaklanmaktadır. Bu yüzden günümüzde pozitif ayrımcılığı konuşuyoruz çünkü ortada negatif ayrımcılık var.

 

Kutsal Kitap’ta kadınları peygamber ve yönetici olarak da görebilirsiniz; bir anne ve bir abla olarak da görebilirsiniz.

“O sırada İsrail’i Lappidot’un karısı Peygamber Debora yönetiyordu.” (Hakimler 4:4)

Erkeğin rolü ile kadının rolü farklıdır. Erkek aileyi yönetmek, korumak ve idamesini sağlamak için rol almıştır; erkek kadına tabidir ve onunla ortak çalışır. Kadın ise aileye hayat verir, Kadın da erkeğe tabidir ve onunla ortak çalışır.

 

Bu iki durum kadının ve erkeğin bir araya geldikleri aile için geçerlidir. Kutsal Kitap kadını ve erkeği aile içerisinde görür. Bekarlar ise Tanrı sözü ile evlenirler ve kendilerini oraya adarlar.

 

İsa Mesih erkeğin egemen olduğu soy kütüğünde Meryem’i kendine soyunun devamı olarak seçmiştir. İsa Mesih’in doğumunda, ölümünde, dirilişinde kadınlar yanındadır.

 

İsa Mesih her durumda kadınları yüceltmiştir: Yuhanna 8:11, Markos 14:3, Yuhanna 4:15 

Bu durumların hiçbirinde kadının rolü hakkında ve durumu hakkında günümüzde olan tartışmalara girildiğini görmüyoruz.

 Düzeni oluşturan Tanrı, düzenin nasıl doğru bir şekilde işleyeceğini bize göstermiştir ancak düzeni bozan bizler, rollerimizi aşağılayarak veya yüceltmeye çalışarak erkek ve kadın olmanın orjinal hallerini bozmaya çalışıyoruz. Hristiyanlıkta kadın ve erkek eşittir ve ikisi de farklı rollere sahiptir.



Kadınlar ve erkekler bir arada mı ibadet ediyor?

Kilisemize gelen insanların sorduğu bir diğer soru da budur.

“Tanrı insanı kendi suretinde yarattı. Böylece insan Tanrı suretinde yaratılmış oldu. İnsanları erkek ve dişi olarak yarattı.” (Yaratılış 1:27)

 

Tanrı hepimizi birlikte ve eşit olarak yaşayalım diye yarattı. Birbirimiz için yarattı. Tanrı’nın yarattığı insanlar bir bütün içinde yer alırlar ve bir bütün içinde birlikte yaşar, çalışır ve ibadet ederler.

 

Kutsal Kitap’ın hiçbir yerinde kadının erkekten ayrı ibadet ettiği bir durum yoktur. Tersine, Tanrı’nın başlangıçta yarattığı Adem ve Havva Tanrı’nın önünde bir arada dururlardı. İncil de  ayrı bir şekilde tapınmamızı istemez.

“Birbirimizi sevgi ve iyi işler için nasıl gayrete getirebileceğimizi düşünelim. Bazılarının alıştığı gibi, bir araya gelmekten vazgeçmeyelim; o günün yaklaştığını gördükçe birbirimizi daha da çok yüreklendirelim.” (İbraniler 10:24-25)

 

Hristiyanlığa göre aile bir arada Tanrı’ya çağrılmıştır.

“Bunun için, yerde ve gökte her ailenin adını kendisinden aldığı Baba’nın önünde diz çökerim.” (Efesliler 3:14)

Yukarıdaki ayete göre aile Tanrı tarafından oluşturulmuş bir birlikteliktir. Kadını ibadetten ayırmak Tanrı’nın yaratılışındaki asıl anlayışına aykırıdır. Ayrıca ibadet esnasında sadece eşlerimiz yanımızda olmaz, çocuklarımız da yanımızda olur.

Bir aile olarak Tanrı’nın huzuruna çıkarız.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir