Bir sabah uyanıp rüyanızı hatırladığınız veya gecenin bir yarısı sizi uykunuzdan uyandıran bir kâbus gördüğünüz oldu mu? Uyurken gördüğümüz görüntüler ve duyduğumuz sesler sadece aklımızın bir ürünü mü yoksa bu rüyaların anlamları hayatımızda önemli bir yere sahip midir? Kutsal Kitap rüya yorumu konusunda ne der?
Rüya görmemizin birçok sebebi vardır. Bu sebepler benliğimiz, kötü ruhsal varlıklar veya önemli anlamlar taşıyan mesajlar olabilir. Özellikle şunu bilmeliyiz ki bazı rüyaları Tanrı’nın izni doğrultusunda görürüz. çünkü Tanrı egemendir. Tanrı benliğimizin ve ruhsal varlıkların bizlere göstermek istediği rüyaları görmemizi engelleyebilir ve hayatlarımızda kendi isteğini anlamamız için rüyalar aracılığıyla bizlerle konuşabilir. Evet, Tanrı bizlerle rüyalar aracılığıyla konuşabilir ve bizi yönlendirebilir fakat şunu da söylemeliyiz ki bu kesinlikle yeni bir vahiy anlamına gelmemektedir. Tanrı, bizlerle Kutsal Yazılar aracılığıyla konuşmuştur ve bu yazılardan başka vahiy yoktur ve olmayacaktır. (Vahiy 22:18-19) Başka bir deyişle, Tanrı bizlerle rüyalar aracılığıyla konuştuğunda daha önce vahiy ettiklerinden fazla ya da onlarla çelişen bir şey iletmeyecektir.
Kutsal Kitap’a baktığımızda Tanrı’nın insanlarla iletişim kurmak için birçok yol kullandığını görmekteyiz. Tanrı birçok peygamberle fiziksel bir görüntü, bir ses veya bir melek aracılığıyla konuşmuştur. Aynı zamanda Tanrı’nın, insanlarla görümler ve rüyalar aracılığıyla da konuştuğunu görmekteyiz. Özellikle Tanrı’nın ilk kez İbrahim’le antlaşma yaparken, İbrahim’e derin bir uyku verip onunla konuştuğunu görüyoruz. (Yaratılış 15:12) Tevrat’ın Çölde Sayım Kitabı’nın 12:6 ayetinde Rab İsrail halkına şöyle der:
“Sözlerime kulak verin: Eğer aranızda bir peygamber varsa, Ben RAB görümde kendimi ona tanıtır, Onunla düşte konuşurum.”
Kutsal Kitap’taTanrı’nın rüyalar aracılığıyla konuştuğu birçok kişi vardır. Örneğin; Yakup (Yaratışıl 28:12), Yusuf (Yaratılış 37:5-11), Daniel (Daniel 7:1-28), Meryem’in kocası Yusuf (Matta 1:20, 2:19-20)... Aynı zamanda Tanrı peygamber Yoel aracılığıyla şöyle demiştir:
“Ondan sonra bütün insanların üzerine Ruhum’u dökeceğim. Oğullarınız, kızlarınız peygamberlikte bulunacaklar. Yaşlılarınız düşler, Gençleriniz görümler görecek.”
Bu söz Kutsal Ruh’un İsa Mesih’in öğrencilerine geldiği gün Elçi Petrus tarafından da tekrar edilmiştir. (Elçilerin İşleri 2:17) Kutsal Kitap bize Tanrı’nın insanlarla rüyalar aracılığıyla konuşmuş olduğunu gösterir fakat bazı insanlar bu gerçeği kötüye kullanmıştır ve Tanrı da bizi bu konuda uyarmıştır. Tanrı birçok kişinin yalancı peygamberlikte bulunarak insanları kandırmaya çalışacağını ve onları inandırmak için rüyaları kullanacaklarını söylemiştir. (Zekeriya 10:2, Yeremya 23:32) Öyleyse her rüyanın Tanrı’dan olduğunu düşünmememiz ve gördüğü rüyanın Tanrı’dan olduğunu söyleyen herkese de inanmamamız gerekiyor. Nasıl ki Tanrı bizi kendi isteğine göre yönlendiriyorsa, benliğimiz ve kötü ruhsal güçler de bizi ve çevremizdekileri felakete sürüklemek ister. Bu yüzden rüyaların da o rüyaları gören insanların da Tanrı’dan gelip gelmediğini iyi ayırt etmemiz gerekiyor. Yuhanna birinci mektubunun 4:1 ayetinde şöyle der:
“Sevgili kardeşlerim, her ruha inanmayın. Tanrı’dan olup olmadıklarını anlamak için ruhları sınayın. Çünkü birçok sahte peygamber dünyanın her yanına yayılmış bulunuyor.”
Peki rüyaların anlamlarını nasıl anlayabiliriz? Birçok kişi rüya gördüğünde bunu önemsemeyebilir, bir falcıya ya da bir rüya yorumcusuna danışabilir veya her rüyanın Tanrı’nın bir mesajı olduğu yanılgısına düşebilir. Bunların her biri tehlikeli yaklaşımlardır. Rüyalarımızın temellerini Tanrı’ya sorarak öğrenebiliriz. Rüyamız Tanrı’dan gelen bir rüya ise, Tanrı bize iletmeyi amaçladığı isteğini açıklayacaktır. Bunun için Yaratılış Kitabı’nda Yusuf’un hikayesine bakabiliriz. Yusuf, firavunun hizmetlilerinin (Yaratılış 40:1-23) ve firavunun rüyalarını (Yaratılış 41:1-36) yorumlaması gerektiğinde, onlara rüyalarını en iyi Tanrı’nın yorumlayacağını söylemiştir. (40:8, 41:16) Aynı şekilde Daniel de Kral Nebukadnessar’ın rüyalarını yorumlama talebine karşın, Tanrı’nın bu gizi açıklayacağını söylemiştir. (Daniel 2:28) Tanrı rüyaların gizemini Kutsal Kitap, Kutsal Ruh, bir melek veya bir insan aracılığıyla açıklayabilir. Daniel Tanrı’nın verdiği bilgelik, beceri ve bilgi ile rüyaları yorumlayabiliyordu. (Daniel 1:17, 4:1-27) Öyleyse rüyaları neden gördüğümüzü ve rüyalarımızın anlamlarını, gördüğümüz bütün rüyaları görmemize izin veren ve her şeyi bilen Tanrı açıklayacaktır.
Sonuç olarak; bir rüya gördüğümüzde hemen bunun sıradan bir rüya olduğunu ya da bir anlamı olduğunu düşünmemeliyiz. Bu rüyaları ayırt edebilmek çok önemlidir fakat rüyalara tutunarak da yaşamamalıyız. Eğer bir rüyayı görme sebebimiz Tanrı’nın bizleri yönlendirmek istemesi ise, bizler Tanrı’nın isteğini anlamaya çalıştığımız sürece Rab bize o mesajı iletecektir. Rüyalarımız hakkındaki yorumların, Tanrı Sözü olan Kutsal Yazılarla tutarlı olduğundan emin olmalıyız. Rüyalarımızın anlamlarının da Tanrı’nın istediği zamanda ve istediği şekilde gerçekleşeceğini bilmeli ve buna göre hareket etmeliyiz. Bizlerin Tanrı, Rab İsa Mesih, ile bir ilişkisi var. Rab bizlere Kutsal Kitap aracılığıyla kendi isteğini açıkladığı gibi hayatlarımıza, sözüyle tutarlı olacak şekilde, rüyalar aracılığıyla da yön verebilir. Bizler de bu ilişki içerisinde Tanrı’nın isteğinin ne olduğunu anlayabilmek için alçakgönüllü bir şekilde dua etmeliyiz.